[ad_1]
Yatırımcılar, Kasım ayındaki ABD cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra daha güçlü bir ekonomik iyileşme ve ek hükümet harcamaları beklentisiyle, uzun vadeli ABD devlet tahvili fiyatlarındaki düşüş riskini fark etmeye başladılar.
ABD Merkez Bankası’nın koronavirüsün finansal etkileriyle mücadele etmek için politika faizlerini sıfıra indirmesinden bu yana 20 trilyon dolarlık Hazine piyasası sakindi. ICE BofA Move Index ile ölçülen beklenen oynaklık, rekor düşük seviyelerdeyken 10 yıllıklarda Haziran ayında izlenen kısa süreli bir hareketlenme hariç getiri yaklaşık yüzde 0,6’ya takılı kalmıştı.
Ancak ABD tahvilleri, ayın başından bu yana keskin bir şekilde yükselen uzun vadeli tahvil getirilerinin Haziran ayından bu yana en yüksek seviyelerine yükselmesiyle son günlerde bu uykudan kurtuldu. Bir grup fon yöneticisi şimdi bu durumun ABD tahvillerinde çok daha keskin bir satışın başlangıcı olabileceği konusunda uyarıyor. Zaten 10 yıllık gösterge tahvili de en son koronavirüs salgını finansal piyasaları parçalamadan önce görülen seviyelerle potansiyel olarak flört ediyor.
Tekmerion Capital Management yüksek yatırım fonu baş yatırım sorumlusu Zachary Squire, “10 yıllık getirilerin krize girdiği yere bakarsanız, yüzde 2’ye yakındı. Birkaç ay içinde oraya geri dönemememiz için hiçbir neden yok” dedi.
Squire, ABD ekonomisinin pek çok kişinin sandığından daha hızlı toparlandığını ve parasal ve mali politika yapıcıların çabaları eşi görülmemiş derecede koordineydi diyor. Bu, enflasyonda bir toparlanma şansını artırıyor ve ekonomik büyümede bir artışa işaret ederek devlet tahvillerinin güvenliğine olan talebi baltalıyor. Üçüncü çeyrekte bir zıplama yaşanacağını da ekliyor.
Yatırımcılar, olası hareketin büyüklüğünün cumhurbaşkanlığı seçiminin sonuçlarına bağlı olduğunu söyledi. Cumhuriyetçiler muhtemelen 3 Kasım seçimlerinden sonra daha fazla harcama yapmak için baskı yapacaklar, ancak Demokrat aday Joe Biden için bir zafer ve her iki Kongre odasında da partisi için çifte zafer, muhtemelen daha iddialı bir teşvik programına giden en açık yolu açacak.
Demokrat milletvekilleri tarafından son görüşmelerde öne sürülen tüm teklifler – mevcut Cumhuriyetçi başkan Donald Trump Salı günü aniden çalışmaları kesmeden önce – Cumhuriyetçilerin masaya koymaya istekli oldukları paketi gölgede bıraktı.
Neuberger Berman’ın küresel yatırım sınıfı sabit gelir eşbaşkanı Thanos Bardas, “Oranlardaki [son] artış, Demokratik bir çifte şansının arttığının fark edilmesidir,” dedi ve 10 yıllık ABD tahvil getirisini 12 ay içinde yüzde 1’in üzerine beklediğini ekledi.
Demokratların güçlü zaferi ABD’nin faiz politikasını değiştirebilir
Biden ulusal anketlerde başı çekiyor ve Demokratların Senato’nun kontrolünü ele geçirme şansı da arttı. Anket izleme sitesi FiveThirtyEight tarafından yapılan modelleme, Demokratların Senato’da çoğunluğu kazanma şansının geçen hafta yüzde 61 iken yüzde 68 olduğunu gösteriyor.
Demokratik politika yapıcılar harcama musluklarını açar ve koronavirüs salgınını kontrol etmek için bir aşı ortaya çıkarsa, yatırımcılar ABD faiz artışlarına yönelik beklentilerini öne çekebilirler. Goldman Sachs’ın küresel faizler stratejisti Praveen Korapaty, 2025’ten ziyade, şimdi tahmin edildiği gibi, faiz politikasında değişimin 2023 gibi erken bir zamanda gerçekleşebileceğini söyledi.
Morgan Stanley’deki stratejistler, ABD hisse senetleri için büyük etkileri olan, devlet tahvili getirilerinde piyasayı şaşırtabilecek ani bir yükseliş anlamında “faiz korkusu” konusunda endişelenmeye başladılar bile.
Bunun önündeki en büyük engel, Fed. Tahvil fiyatlarındaki hızlı düşüş muhtemelen ABD merkez bankasından hızlı bir yanıt alacaktır. Finansal koşulların gevşek kalmasını sağlamak için bir likidite selini serbest bırakan Fed, ekonomiyi destekleme çabalarını istikrarsızlaştırıcı bir artışa muhtemelen çok az tolerans gösterecek.
Bazıları merkez bankasını aylık 80 milyar dolarlık Hazine bonosu satın alma programını değiştirmeye ve alımlarının çoğunu daha uzun vadeli borçlara odaklamaya çağırdı. TD Securities’deki strateji uzmanları, Fed’in Aralık ayı gibi erken bir tarihte harekete geçmeye zorlanabileceğini düşünüyor.
Kanada bankasının küresel faizler stratejisi başkanı Priya Misra, “Piyasa Fed’i test ediyor” dedi. Hiçbir eylem, “bir aşı etrafında iyimserlik veya seçimden sonra çok daha fazla mali teşvikle birleştiğinde daha büyük bir hareketi tetikleyemez”.
Yine de yatırımcılar ve analistler riskin yakından izlenmeye değer olduğunu söylüyor. Morgan Stanley için bir hisse senedi stratejisti olan Michael Wilson’a göre, Hazine getirilerinde yükselen bir dalgalanma, Mart ayından bu yana borsada yükselişe yol açan büyüme hisse senetlerini vuracaktı, çünkü kısmen enflasyon yükseldikçe gelecekteki nakit akışlarının değeri düşecek.
Bu senaryoda kazananların, kârları veya varlıkları açısından ucuz olduğu düşünülen değer hisse senetleri ve bankalar gibi gelişen ekonomiden en çok yararlanan döngüsel şirketler olması bekleniyor.
[ad_2]