Ana SayfaKültür SanatMüzikAlevi deyişleri ‘12 kadın...

Alevi deyişleri ‘12 kadın 7 masal’ ile hayat bulacak

12 hanım, 7 masal ve 3 dil… Bedestan Müzik Akademisi, “Dew du şar heft mesel” ile Alevi kültüründe mühim bir yer tutan ozanlık geleneğini hanım bakış açısıyla konu alıyor. Bir yıldan fazla bir zamandır emek verme yürüten Bülent Çatalkaya şefliğindeki Bedestan Müzik Topluluğu, 14 Nisan’da konser verecek.

PİRHA’dan Suat Abak’ın haberine nazaran, Dersim-Koçgiri-Karabel Projesi’nin mimarı olan Bedestan Müzik Akademisi’nden yeni bir kültür projesi daha “Dew du şar heft mesel”…

Şar, Dersim-Koçgiri kültüründe yaşlı bayanların bilhassa dergâh kadınlarının başlarına bağladıkları yazmanın adı. Gökkuşağının renklerini içinde barındıran yazmanın Alevi inancında da mühim bir yeri var. Alevi inancına nazaran Ana Fatma’nın başına bağladığı yazma barışın da simgesi. Aileler, aşiretler, köyler arası kavgalarda, kan davalarında kadının başındaki yazmayı ortaya atmasıyla kavga biter ve bu yazma yardımıyla sulh sağlanır.

Türkçe’ye 12 yazma olarak çevrilen “dew du şar”, bu projede hanımlarla özdeşleştirilerek 12 hanım olarak çevrilmiş. Şu demek oluyor ki “Dew du şar heft mesel” projesini “12 hanım 7 mesel” olarak çevirebiliriz.

Kadının Alevi inancı içindeki yerine vurgu meydana getiren proje, Dersim-Koçgiri dergâh kültüründeki anaerkil yapıya da atıfta bulunuyor. Projede Türkçe, Kürtçe ve Zazaca ozanlık geleneği hanımefendiler tarafınca işleniyor. Ozanlık geleneğini canlandıran 12 hanım eşliğinde bir anlatıcı 7 miti seyirciye konu alıyor. Burada anlatıcı olarak Bedestan Müzik Topluluğu’nun şefi Bülent Çatalkaya karşımıza çıkıyor.

Projenin tanıtımı için hazırlanan görselde de Alevi kültüründe mühim olan Zümrüdü Anka ve Şahmaran görselleri kullanılmış. Tekrardan doğuşu simgeleyen Zümrüdü Anka’nın tüylerinde bulunan 12 tane göz “dew du şar”ı şu demek oluyor ki 12 hanımı simgeliyor. Zümrüdü Anka ise kendi başına 13’üncü hanım rolüne giriyor. “Dev su şar” Zümrüdü Anka’nın küllerinden doğan 12 hanım oluyor görselde.

Söylencelerin en eskilerinden olan ve bir tarafı hanım bir tarafı yılan olarak tasvir edilen Şahmaran ise vücudunda bilgeliği, zehri ve şifayı barındırıyor. Proje, kadının yok olan dergâh geleneğinde kendini tekrardan yaratması olarak anlam buluyor.

Hayallerin beceri ve birikimle ortaya çıkmış hâli

Bir buçuk senedir projenin provalarını sürdüren Bedestan Müzik Topluluğu çalışmış oldukları 20’den fazla eserden 16’sının canlı performansını gerçekleştirecek. Topluluk, proje için popüler olan deyişler yerine unutulmaya yüz tutmuş deyişleri seçti.

Projelerine ilişkin PİRHA’ya konuşan Bedestan Müzik Topluluğu şefi Bülent Çatalkaya, şunları söylemiş oldu:

“Bu proje uzun yılların birikimleri, araştırmaları sonucu oluşmuş bir emek verme. Sanat hayatımızda kurduğumuz hayallerin birikimlerle ve becerimizle birleşip ortaya çıkmış hali. Gördüğümüz rüyayı anlatacağız kim bilir. Aslen bu emek verme toplumun hikâyesidir. Anadolu’da Mezopotamya’da Dersim-Koçgiri özgülünde bilhassa Kızılbaş geleneğine mensup toplumun hikâyesidir bu. Biz diyoruz ki bu cemiyet ilkin kendileri sonrasında evlatları sonrasında ise torunları kendi emsalsiz inanç ve dil değerlerini unuttular. Toplumumuzun içinde bir inanç 5 bin yılda oluşuyor ve icra edilmediği vakit iki dönem sonrasında kayboluyor. Bilhassa dinsel ve ideolojik atmosferin, baskıların yoğun olduğu bu zamanda bu tür emsalsiz çalışmaların hem emsalsiz anlamda inançlara hem de dillere hizmet edeceğini düşündük. Bu çalışmanın bir ayağıyla topuma bunu hatırlatmak istedik. İkinci ayağı ise bu bir eğitim emek vermesi.”

hakkında Alevi deyisleri ‘12 kadin 7 masal’ ile hayat bulacak alevi

Bülent Çatalkaya

Buğdaydan meydana getirilen lokmalar sunulacak

Etkinlikten ilkin bir lokma sunumu yapacaklarını ve bu lokma sunumunda insanlığın buğdayı keşfettikten sonrasında buğdayla yaptıkları ilk mukaddes yemekler olan kömbe, helva, hedik benzer biçimde yiyecekleri sunmaya çalışacakları bilgisini veren Çatalkaya, Alevi toplumuna, kurum temsilcilerine, dedelere ve ailelere bu çalışmaya kayıtsız kalmamalarını söyleyerek herkesi projenin galasına çağrı ediyor.

Unutulan anaerkil ruhu yine hatırlatmak

Sanatçı Gülseven Medar ise 13’üncü hanım olarak çıkıyor karşımıza. 12 kadının yürüttüğü ritüelin sonunda 12’yi birlemek için ritüele katılan Medar, bir süre 12 hanımla beraber ritüeli yürüttükten sonrasında 12’yi sırlıyor.

Anaerkil dönemden ataerkil döneme geçişte anaerkil duyguların yanı sıra tabiatın ve yaşamın temel duygusundan da uzaklaşıldığını kaydeden Medar, anaerkil ruhu, tabiatın ve yaşamın temel prensiplerini yine hatırlatmak için bu çalışmanın oluşturulduğunu söylüyor. Son zamanlarda sanat branşında kadının varlığına, anaerkil döneme atıfta bulunan çalışmaların olduğuna işaret eden Medar, “dew du şar”ın bütünleyici bir emek verme bulunduğunu da ekliyor.

Yaşamın temel prensiplerine ve estetiğine uyum sağlama

Projenin Alevilikte kaybolan hanım kimliğini hatırlattığını ifade eden Medar, su ifadeleri kullandı:

“Biz kafamızda olabildiğince doğru bölgelere oturtmaya çalıştık. Ümit ederim seyirciye de doğru bir halde ulaşır. Ne kadar doğru bir ifadede vereceğiz doğal olarak ki tartışılır bu sebeple bunlar ne olursa olsun bazı detayları de içinde barındırdığı için olabildiğince doğruya, güzel duyu olana, yaşamın temel prensiplerine uyum sağlamaya çalıştık. Kültürümüze hizmet etmeye çalışıyoruz. Ümit ederim karşı tarafa da iyi niyetimiz doğru olarak geçer ve insanoğlu da güzel etkileşimler yaşar bizimle, kültürle başka türlü bir bağlantı kurmuş olur.”

Sahnede Türkçe, Kürtçe ve Zazaca olmak suretiyle üç dilde de deyişler okuyacak olan Medar, bu deyişleri okurken zorlanmadığını belirterek sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Kürt asıllı bir insanım. Türkçemiz ister istemez oluştu, Kürtçemiz de köyden kalma kulağımızda ne kadar kaldıysa şehirde ne kadar yaşatabiliyorsak o şekilde var etmeye çalışıyoruz. Günlük dilde birazcık daha zayıf kullansak da en azından sanat içerikli çalışmalarda olabildiğince Kürt dilinde ezgiler seslendirmeye itina gösteriyorum. Zazaki de gene bizim Koçgiri’de kullandığımız Kürtçe’ye fazlaca yakın bir lehçesi olduğundan asla yabancılık duymuyorum.”

Dersim yöresinden olmayan tek şahıs

Ümran Serhan, projenin içinde Dersim yöresinden olmayan tek hanım. Karadenizli bir İstanbullu olan Serhan, uzun seneler Ruhi Su Dostlar Korosu’nda solistlik yapmış. Müzik emek harcamaları esnasında Bülent Çatalkaya ile tanışan Serhan, Alevi deyişleri ve semahlarından fazlaca etkilenmiş. Aleviliğin felsefi olarak kendi dünya görüşüne fazlaca uygun düştüğünü söyleyen Serhan, “İyi ki bu topraklarda bu kültür var, bunlar yazılmış diyorum ve bu tarz şeyleri da gelecek kuşaklara aktarmak daha büyük kitlelere ulaştırma çabasında ben de olduğum için fazlaca mutluyum” diyor.

Yürek işi

16 yaşındaki Dilan Dalga, bu projenin en minik üyesi. Küçüklüğünden beri sanata hep ilgisi olan Dalga, 6 senedir Bülent Çatalkaya ile beraber çalıştığını belirterek sözlerini şu şekilde sonlandırıyor:

“Hanım şu an Alevilikte ikinci planda. Biz burada kadının ana bulunduğunu, birinci planda bulunduğunu anlatıyoruz. Yürek işi hakikaten. Çoğumuz yüreğimizi vererek yapıyoruz bu işi. Ümit ederim seyircilere yüreğimizden geçenleri hissettirebiliriz.”

Hanım inançta barışçıl, yapıcı ve kapsayıcı

Bir buçuk senedir tertipli olarak provalara gelen Sevda Akbal da kendi kimliğinin etkilerini barındıran bu projeden oldukça etkilenmiş. Ozanlık geleneğinin hanımefendiler üstünden, hanım dili ve kimliğiyle anlatılmasının mühim olduğuna değinen Akbal, bayanların barışçıl, yapıcı ve anaç oldukları için inanç anlamında daha fazlaca kapsayıcı olduklarını ifade ediyor. Bu projenin başlangıç bulunduğunu dile getiren Akbal, devamının gelmesi için herkesi kendilerine destek olmaya 14 Nisan Pazar günü İstanbul Şişli’deki Cemil Candaş Şehir Kültür Merkezi’ne çağrı ediyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

10,053BeğenenlerBeğen
244TakipçilerTakip Et
1,038TakipçilerTakip Et

Listeler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler haberler

Japon Ressam Tetsuya Ishida’nın akıllara ziyan 24 tablosu

Japon Ressam Tetsuya Ishida, tablolarında kendi yüzünü resmetmesine karşın, bütün bir...

9 maddeyle İspanya’da bir sosyalist ütopya: Marinaleda kasabası

Polisin, suçun ve işsizliğin olmadığı; "sosyalist ütopya" olarak nitelendirilen İspanyol kasabası...

Toplum sorunlarını en iyi anlatan 7 illüstrasyon

Toplumsal hayatımızda farkında olarak ya da olmayarak, bizim yaptığımız ve ya...

Nikita Nomerz’den 18 çalışmayla şehrin ruhunu duvarlara yansıtan estetik

Nikita Nomerz, şehrin ruhunu sprey boyalarıyla eski yapılara yansıtmaya çalışan Rusyalı...

Tartışı-Yorum

Levent Ünsaldı “Söz ve eylemin anlaşmalı boşanmasına dair…”

Yetkin ve seçkin akademik kadrosu ve çağın gerektirdiği tüm teknolojik olanaklarla donatılmış Üniversitemiz, bilim ışığının gençlere ulaştırılmasında ve ülkemizin aydınlık nesillerinin yetiştirilmesinde tarihi ve vazgeçilmez bir duraktır…   Öğrenci İşlerinde bir gün… -...

Cumartesi Anneleri: Gözaltındaki kayıpların hikayesi

Kadir Gürhan “Kayıplar” ve “yargısız infazlar” denilince akla ilk gelen Latin Amerika ülkeleridir. Bu ülkelerde askeri cunta yönetimleri “gözaltında kayıplar” ve “yargısız infazlarla” kendisine muhalif olan tüm kesimlere karşı bir...

Bir Halkın Futbol Tarihi: Filistin

Ulvi Koçu / Tartışı-Yorum   "Ahlaka dair bildiğim ne varsa futboldan öğrendim. Çünkü top hiçbir zaman beklediğim köşeden gelmedi." der Nobel ödüllü edebiyatçı Albert Camus. Günümüz futbol algısının dışında olan bu...