Ana SayfaKültür SanatSinemaCHP Milletvekili Sertel: ‘Ersin...

CHP Milletvekili Sertel: ‘Ersin Düzen TRT’den ayda 412 bin TL alıyor’

[ad_1]

CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, TRT’den ayda 400 bin TL para aldığı iddialarını reddeden Ersin Düzen’in maaşıyla ilgili açıklamada bulundu. Sertel, TRT’nin üç yıl önce açıkladığı listeyi paylaşarak Düzen’in şirketinin TRT’den aylık 412 bin 440 TL ücret aldığını ifade etti.

CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, TRT Spor spikeri Ersin Düzen’in kanaldan aldığı paya dair açıklamalarda bulundu. Sertel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Ersin Düzen’in şirketinin TRT’deki Stadyum programı için bölüm başına 34 bin 370 TL aldığını belirtti. Haftada üç gün program yapan Düzen’in haftada 103 bin, ayda 412 bin TL aldığını belirten Sertel, bu paranın bir kısmının programdaki üç yorumcuya verildiği bilgisini paylaştı. Sertel’in açıklamaları şöyle:

1-“Ersin Düzen’in Şirketi’nin TRT stüdyolarını ve kameramanlarını kullanarak ve yanına üç eski futbolcuyu alarak gerçekleştirdiği Stadyum programı için aldığı ücreti üç yıl önce TRT açıklamıştı. Hüseyin Ersin Düzen’in verilen listede program başına 34 bin 370 lira aldığı yazılı.

2- “Ersin Düzen, haftada iki kez yaptığı programı üçe çıkardı. Böylece haftada 103 bin 100 TL fatura keserek parayı dış yapım olarak TRT’den tahsil etti. Bunu aylık olarak hesapladığınızda 412 bin 440 TL rakam ortaya çıkıyor.

3- “TRT’nin bize yaptığı açıklamayı kamuoyu İle paylaştığımda Ersin Düzen beni mahkemeye vereceğini söylemiş ve Twitter üzerinden tehdit etmişti. Üç yıldır mahkeme zaptını bekliyorum ama malum Türk Adaleti ağır çalışıyor(!) Hakim huzuruna çıksak gerçekler ortaya çıkacak.

4- “Ersin Düzen, bu paranın elbette hepsine el koymuyor. Yanında ki üç eski futbolcu, yeni yorumculara da dağıtıyor. Kimi duyuma göre, onlara ayda ortalama 30’şar bin, kimine göre 15’er bin lira verdiği söyleniyor. Bu rakamın onlar için çok az olduğu bir gerçek.

5- “Zamanında milletvekili iken, özel iş yapması yasak olmasına rağmen Recep Tayyip Erdoğan’ın özel İzni ile TRT’de spor yorumu yapan FETÖ kaçağı Hakan Şükür’e 1 milyon lira civarında ücret tahsis edilmişti. Düzen’in yorumcuları ona göre daha az ücret alıyor. Şimdilik bu kadar.

6- “TRT, 2019 yılında elektrik enerji payından 1 milyar 45 milyon 98 bin 830 TL’yi, satın aldığınız Televizyon, bilgisayar, cep telefonundan kesilen bandrollerden 1 milyar 757 milyon 93 bin 787 TL kasasına koydu. Halktan 2 milyar 803 milyon 92 bin 619 TL toplandı. Bu para savruluyor.”

Yarkadaş: ‘İstifaya davet ediyorum’

CHP’li eski milletvekili ve gazeteci Barış Yarkadaş  da bir açıklama yaparak Düzen’in Türkiye Futbol Federasyonu’ndan (TFF) da maaş aldığını ve görevinin televizyonlarda konuşulanları TFF Başkanı Nihat Özdemir’e anlatmak olduğunu ifade etti. Düzen’i istifaya çağıran Yarkadaş’ın konuyla ilgili açıklamaları şöyle:

“Tuz koktu… TRT’de spor programı sunan Ersin Düzen, kurumdan aldığı astronomik rakamlara rağmen, “ilginç” bir iş daha yapıyor. Spor camiasının bildiği ama konuşmadığı “görev”ini de ben yazayım: Ersin Düzen, aynı zamanda Türkiye Futbol Federasyonu’na “Danışmanlık” yapıyor. TRT’de sunucu olmasına rağmen TFF’den de maaş aldığı söylenen Ersin Düzen’in yaptığı etik dışı… Keza TFF de etik olmayan bu duruma çanak tutuyor. Ersin Düzen’in TFF’deki görevi ise ilginç: Başkan Nihat Özdemir ve Genel Sekreter Kadir Kardaş’a TVlerde konuşulanları anlatmak.

Biliyorsunuz, TFF’nin 80 milyon dolar zarara uğratıldığı medyanın sınırlı bir kısmında yer aldı. Peki bu konu TRT’de ele alınabildi mi? Tabii ki hayır! Hem TRT’de program sunan hem de TFF’ye ‘danışmanlık’ yapan Düzen bu konuya yaklaşamadı bile! İşte çürümenin fotoğrafı budur. Tabii TFF’nin sponsorlu araçlarına binmeye başlarsan, TFF hakkında söyleyecek sözü olamaz Ersin Düzen’in… Bu twitimden sonra kendisini TFF’den ya da TRT’den istifaya davet ediyorum. TFF yönetimi de açıklama yapmalı ve bu rezalete son vermelidir. Bir görev de spor medyasına düşüyor. Spor medyası da bu konunun üzerine gitmelidir. Aslında TFF – AKP ilişkilerinin geldiği nokta, Rıdvan Dilmen’in açıklamaları ve o alandaki çürüme derin bir araştırma konusu. Ancak, ticari ilişkiler o denli içiçe geçmiş ki; birçok gazete gerçeğe yaklaşamıyor bile…”

TRT: ‘Ersin Düzen’e ayda 27 bin 500 TL hizmet bedeli ödenmektedir’

TRT ise hakkında çıkan iddiaların ardından Ersin Düzen’e ayda 27 bin 500 TL maaş ödendiğini duyurdu.

Ne olmuştu?

Spor yorumcusu Rıdvan Dilmen, haftasonu NTV’de katıldığı programda Ersin Düzen’in hem TRT hem de TFF’den maaş aldığını söylemişti. Fatih Altaylı da “Bu arkadaşın kıymeti harbiyesi nedir ki, ayda 400 bin TL TRT’den alıyormuş. Okuduğumu söylüyorum. Ben ne mali işleri araştırma kuruluyum, ne MASAK’ım… 400 bin TL TRT’den, ayda 100 TL’de federasyondan alıyormuş. Almıyorsa kimsenin günahını almak istemem. Ama medyada bunlar yazılıyor” demişti.

TRT Spor’da iddialara yanıt veren Ersin Düzen, “Ekrandan iftira atıyorsun. Eğer bu iftirayı ispatladığın takdirde Türkiye’de, Ersin Düzen’in yüzünü bir tane televizyon ekranında göremeyeceksin. Ama ispatlayamazsan ne yapacaksın Fatih Altaylı? İnsanlara iftira atmak bu kadar kolay mı?” diye cevap vermişti.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



[ad_2]

Listeler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler haberler

Avrupa ve ABD’de ikinci dalga: Vaka sayısı arttıkça önlemler sıkılaştırılıyor

Avrupa’da günlük Covid-19 vaka sayısı son 10 günde iki katından...

Aslı Özge’nin ‘Karanlık Şehir’ adlı mini dizisi, ilkgösterimini Berlinale’de yapacak

Yönetmen Aslı Özge’nin Belçika’da çektiği mini polisiye dizisi “Karanlık Şehir”,...

Sürücülerin cep telefonları ‘uzaktan kumandayla’ durdurulacak!

New Jersey’deki Stevens Teknoloji Enstitüsü’nden öğrenciler araç sürücülerinin dikkatinin dağılmasını engellemek...

Ukrayna’da futbol maçları ‘corona’ nedeniyle seyircisiz oynanacak

Ukrayna Futbol Federasyonu (UAF), dünya ve Avrupa'da hızla yayılan yeni...

Tartışı-Yorum

Cumartesi Anneleri: Gözaltındaki kayıpların hikayesi

Kadir Gürhan“Kayıplar” ve “yargısız infazlar” denilince akla ilk gelen Latin Amerika ülkeleridir. Bu ülkelerde askeri cunta yönetimleri “gözaltında kayıplar” ve “yargısız infazlarla” kendisine muhalif olan tüm kesimlere karşı bir korku ve sindirme politikası uyguladı. Hayatın bir parçası haline gelen bu uygulamalarda kaybedilenlerin çoğunu; öğrenciler, öğretmenler, sendikacılar (örgütlü...

Ölümü öldürmek, sonsuz bir umudun baharıdır…

“Evîn Biharek e…”* - Arjen Arî Bir acılar sarmalıdır sancı, zamanın derinliklerinde gezinen ve hayatın kıyılarına vurur hafızalarının unutulmayacak sesleri. “Lal bû zimanê xwezayê, Girî herikî, jan bû banî” (“Dilsizdi doğanın dili, gözyaşı aktı, acı köprü oldu…”) dizeleri ile anlatıyor şair Semra Çelebî, ‘Birîn’ adlı şiir kitabında, gerçeğin...

Kalbi atan ölü bedenler

Bazı anlar vardır zihinlerimizde çocukluğumuza dair. Hayal mi gerçek mi olduklarını ömrü billah çözemeyiz. Bize anlatılanları, oradan buradan duyduklarımızı kurgulayarak bir görüntü yaratmış da olabiliriz, bizzat gözlerimizle tanık olduğumuz bu anlar zihnimizde mıh gibi tüm gerçekliğiyle çakılı da olabilir. Dediğim gibi hangisinin doğru olduğunu sınamak mümkün değil.Zihnimde...

Kuzguni Gömüt

Siyah kuzguni elbisesi içinde dilinde tek bir Arapça cümle ile Aisha Faris, sadece ağlıyordu. Bizim bilmediğimiz bir dilde, İç’inde kopan çığlıkların gümbürtüsü, siyah elbisesinde kara kara dalgalanıyordu. Aynı Arapça cümleyi tekrarlayarak Engin dertlerine bir de çağlayanlar ekliyordu. Gözyaşları bakışımızın değdiği her yerdeydi. Kara elbisesi; pul parlaklığını, onun...

Direniş Suflesi: Hayır

‘Oku’ diye başlıyor olmasına rağmen kutsal sayılan kelam; ilk maraza mevzunun başında ortaya çıkıyor.Taraflaşmanın daha kolay belirlendiği, hudutların keskin olduğu süreçler elbette yaşandı. Her konuya dair yaklaşımlar farklı idi ve tariflenen alandan hangi konuya nasıl yaklaşılması gerektiği de kendiliğinden açığa çıkıyordu. Karışık ama bence kesinlikle böyleydi.İnsanın yaşadığı...

Üşüyor bir coğrafyanın yüreği

'Eylül Mayıs'a dönüşecek...'Geo Milev Üşüyor bir şehrin yüreği,  geceler buzdan karanlık. Yan yana dizilmiş çadırlar kanıyor. Üşüyor yeryüzü ve şehrin sokaklarında geziyor soğuk. Bir çocuk gözlerinde acının izlerini taşıyor. Bir bahar var ve gelecek mutlaka çocuk. Umudun ışığını taşıyor, geleceğimiz umudumuz çocuk. En amansız fırtınalar diner çocuk, savrulur...

En çok mor

Sıcak beterdi. Bıyıkları terlememiş bir delikanlılık çağında boncuk boncuk ter atıyordu. Çimento torbaları eşek ölüleri kadar ağırdı. Tuğlalar, yamalı şalvarında kahverengi tozlar bırakıyordu. Yamasını çepeçevre saran alelacele dikişleri hep terden söküktü.Daha O Boy’uyla karar vermişti ev yapmaya. Bir evin temelini attı. Atış o atış..Seni inşaat işçisi; fayans...

Sınırlar ve rahatça uyunamayan ülkeye dair: Ordu, yeniden…

Levent Ünsaldı Devlet ve milletin yüksek çıkarlarını ait olduğu kurumun çıkarlarıyla eş gören, dolayısıyla bunları yorumlama tekelini de kendisine veren Türk subayı, kışladaki eriyle kurduğu paternalist ilişkisini (“oğlum” ifadesiyle çağrılan er) milletin geneliyle olan ilişkisine de kolayca yansıtabilmiştir. Aktarılan bu hususi ethos (değerler sistemi), subayın tüm yaşamını geçirdiği...

Rıza Yalçın Koçak yazdı: Olağanüstü zulüm

Rıza Yalçın Koçak Etrafımızdaki insanlar büyük bir şaşkınlıkla cevabı bir yanı ile çok basit bir yanıyla ise iler tutar yanı olmayan sorular soruyorlar. İşyerlerinden atılan arkadaşlarının masumiyetlerine iliklerine kadar inanıp ve ama ‘devletin de bir bildiği vardır’ fikriyatının serin sularında kol gezmeye devam ediyorlar. Hükümet ile ‘paralel’ devlet...

Halkın vicdanı; “Gelemem” diyorsun, peki sen bizdeki “öf öf” ü duyuyor musun?

Ne desek, ne etsek, nasıl yapsak bilemiyoruz… Az şey mi yaşadık? Yok, bir şeyler anlatabilmek için yeterli yaşadıklarımız. Çok şey mi yaşadık? Yok, bir şeyler yapabilmek için çok şey görmedik henüz… “Derin bir ah” çekiyoruz, çünkü şu kelimeler sayfaya değerken Hurşit Külter hala kayıp. Ve “ah vicdan”...

Rütbelerin Er’leri

Rıza Yalçın Koçak ‘Türk halkı sessiz kalarak onayladığı bu savaşın mağduru olmaya mahkumdur.’ (TAK-Haziran 2016)Erleri çekin rütbeliler gelsin! Erleri çekmeyecek rütbeliler ordusu. Ere göre tanımlı omuzlardaki apoletler. Kaç erin başı olduğunu bildiriyor unvanlar. Erlerle tanımlayıp erlerle var ediyorlar kendilerini. Erleri çekin rütbeliler gelsin çığlığını bir iyi niyet olarak okumak gerekiyor en başta....

Kadim Süryanilerin Akitu Bayramı

Yerinden yurdundan edilen, sürgün halkların derdini en içten şairler dillendirir. Bu sebeple Yuhanna Bar Madeni der ki:“Ey sağduyulu!Ana vatanında kalman,Saygınlığını korur.Hakareti ve acı dolu gurbeti hor gör.Saç, başta oldukça değerlidir.Olmadığında, küçümsenir ve ayaklar altına alınır”Bundan tam 6766 yıl önce (MÖ 4750) Asur ve Babil kaynaklarına göre, tarihte...