Öncelikle yaşadığı rahatsızlık sonrasında, defalarca tedavi sürecine girmesine rağmen 3 Nisan 2015’te kaybettiğimiz büyük usta Kayahan’ın ailesi ve sevenlerine baş sağlığı diliyoruz. Bize büyük bir müzik arşivini miras bırakan efsane sanatçıyı unutmayacağız. Şarkılarınla hep aramızda olacaksın Kayahan…

Kayahan’ın aziz anısına ve Radikal’in izniyle…

Asıl adı Kayahan Açar olan usta sanatçı 29 Mart 1949’da İzmir’de doğduğunda Türkiye ‘de henüz pop müzik gelişme aşamasında bile değildi. Koç burcu olan Kayahan, çocukluk ve gençlik yıllarını Ankara’da geçirdiği dönemde pop müzik Türkiye’de çok zor bir dönem geçiriyordu. Kısıtlı imkanlara rağmen dünya müziğinden etkilenen hevesli bir kitle, genelde yabancı şarkıların Türkçeleştirilmiş halleriyle piyasada yer edinmeye çalışıyordu. Beatles gibi gruplar ve özellikle Fransız şarkılarının Türkçe sözlerle yeniden düzenlendiği bu dönemde özgün bir Türk popundan bahsetmek pek mümkün değildi. “Anadolu Pop” adı altında türkülerin bir nevi remixlenmiş halleri, pop türünde söylenmeye çalışılıyor, Türk popu resmen kendisini arıyordu. Böyle bir ortamda müzik dağarcığını geliştiren Kayahan gibi sanatçılar gelecek yıllarda özgün Türk popunu dünyaya tanıtacaklardı.

1970’li yıllar Türk popu ve Kayahan için üretimin başladığı bir dönemdi. Yerli bestecilerin özgün çalışmaları yavaş yavaş piyasaya çıkıyor, beğeni topluyor ve satış rakamları da “Evrensel” olarak görülen pop müziğin Türkiye’de benimsendiğini gösteriyordu. Özellikle 1975’te başlayan Eurovision serüveni Türkiye için pop müziği adeta bir ölüm kalım meselesi haline getirmişti. Kayahan da tam olarak Eurovision “zehiri”nin Türk insanının kanına karıştığı bir dönemde profesyonel müzik hayatına adım atmıştı. “Neden Olmasın & İstanbul Hatırası” adlı çalışmasıyla bir anda dikkatleri çeken Kayahan, yerli bestecilerin ne kadar önemli olduğunu hatırlatan isimlerden olmuştur.

1980’lerin ilk dönemi darbe ile birlikte gelen sıkı TRT denetimiyle Türk pop müziğini bir kaosun içine sokmuştu. Rahat çalışma imkanından yoksun bırakılan pop müzik bir yandan da arabesk ve taverna müziğine yerini kaptırıyor gibiydi. Bu dönemde pek çok popçunun da müzik tarzını değiştirmesi Türk popuna kan kaybettirmişti. Kayahan böyle bir dönemde müziğinden ödün vermemesiyle Türk popunun kalesini savunan isimler arasında başı çekiyordu. 80’lerin ikinci yarısı ise Türk popunun yıllarca sürecek güçlü döneminin başladığı bir döneme açılıyordu. Kayahan’ın savunduğu müzik tarzında çıtayı yükselten MFÖ, Sezen Aksu ve Nilüfer gibi isimler Türk popunun altın çağının ilk adımlarını atıyordu. Barış Manço ve Erol Evgin gibi tecrübeli isimlerin de pop doğrultusunda işlere ağırlık vermesi Kayahan’ın en büyük patlamasını yapacağı çağın kapısını açıyordu.

1990’lar, Türk pop müziğinin altın çağı olarak kayıtlara geçerken, Kayahan’ın öncülüğünü yaptığı Türk popunun iskeletini oluşturan kadroya genç isimlerin katılmasıyla hala sürmekte olan bir dönemin başlamasına yol açtı. Hakan Peker ve Yonca Evcimik gibi şarkıcı olmayan sanatçıların bile şarkıcılığa soyunduğu ve Popun çok geniş kitlelere ulaştığı bu dönemin hemen başında Kayahan önce Eurovision’da Türkiye’yi temsil etmişti. “Gözlerinin Hapsindeyim” adlı efsane şarkısıyla ancak 17. olabilen Kayahan, açıkçası oylama kurbanı olmuştu.

Ancak buna rağmen, Eurovision’un hemen ardından 1991’de çıkarttığı “Yemin Ettim” albümüyle satış rekorları kırarak adeta Türk popunun tahtına oturmuştu Kayahan. 1990’ların başı Sezen Aksu, Nilüfer ve Kayahan’ın en geniş dinleyici kitlelere ulaşabildiği bir dönemdi ve Kayahan bu dönemde Türk popunun hamurunu yoğuran isimlerin başında geliyordu.

Kayahan’ın ortaya koyduğu pop tarzı, kendi başına bir akım sayılabilirdi. Arabesk dinleyicisini de yakalayabiliyordu, kulağı yabancı müziğe alışkın olanları da. Bunda en önemli faktör yazdığı sözleri herkesin ortak duyguları üzerinden beslenerek kaleme alması ve bunu Türkiye’deki ortak müzik kulağına en uygun şekilde besteleyebilmesiydi. Bu sebeple Türkiye’de hemen herkes bir şekilde bir Kayahan şarkısına tutkun olmuştur.

İlk evliliğini Nur Hanım ile yapan ve 24 yıllık bu birlikteliğinden Beste adında bir kızı olmuştur Kayahan’ın. Özel hayatınyla pek çok kez gündeme gelen Beste, bir dönem 90’lar popunun önemli isimlerinden Tayfun Duygulu ile evliydi. Kayahan ikinci evliliğine yıllarca birlikte çalıştığı İpek Tüter ile birlikte imza atmıştı. Bu birliktelikten Aslı Gönül adında bir kızı olmuştu Kayahan’ın. Genel olarak özel hayatında huzurlu ve uzun soluklu ilişkiler yaşayan Kayahan’ın sağlık konusunda ise şansı pek yağver gitmemişti. İlk olarak 1990’da yakalandığı kanser hastalığını iki kez yenmesine rağmen üçüncü kez bu rahatsızlığı tekrar etmiştir.

Hayatının önemli bir bölümünü İstanbul’da geçiren Kayahan aynı zamanda Gömeç’te kendi şarkılarının sokak isimleri olduğu İnta Sevgi Köyü’nde uzun süredir yaşamaktadır. İnta’da Hülyam Çıkmazı, Geceler Caddesi, Mavilim Caddesi gibi pek çok sokak adı görmek mümkündür. Canlı bir Kayahan müzesi gibi olan İnta Köyü, Kayahan’ın en mutlu yıllarını geçirdiği yer olarak bilinir.

Dedik ya hepimiz bir şekilde, bir Kayahan şarkısına tutkun olmuşuzdur diye… Sizler için büyük ustanın albümlerinden hepimizin hayatına bir dönem fon müziği olmuş şarkılarını seçtik. Bu 10 şarkı neredeyse Türkiye’nin tamamını kucaklayan ve herkesin bir şekilde dinlediği, hayatında yeri olan şarkılar olarak kuşaklar boyu kulağımızın zulasında yerini almıştır. İşte o şarkılar;

1. Bir Aşk Hikayesi

Hangi Beşiktaşlı yoktur ki Kayahan’ın o güzel duygu yüklü mısralarını ama tribünde ama bir yerlerde mırıldanmış olmasın. “Bizimkisi bir aşk hikayesi, siyah beyaz film gibi biraz”

2. Şampiyon

Aynı şekilde hangi Galatasaray’lı yoktur ki Fatih Terim etkisiyle gelen 1996 ve sonrasında süren 4 yıllık şampiyonluk serisinde, Avrupa şampiyonluğuna uzanan süreçte Kayahan’ın Galatasaray için bestelediği Şampiyon şarkısıyla coşmamış olsun.
3. Bir Aslan Miyav Dedi & Mor Menekşe

Kayahan bir dönem çocuklar için yazdığı şarkılarla da çok sevilmişti ve çocuklar üzerinde de etkili bir sanatçı olmuştu. Ancak Bir Aslan Miyav Dedi şarkısının Fenerbahçe taraftarları için de ayrı bir yeri vardı. Ezeli rakipleri Galatasaray ile dalga geçmek için sık sık Kayahan şarkılarına başvuran Sarı Lacivertliler, aynı zamanda Galatasaray’ın mor formasıla dalga geçmek için hep bir ağızdan Mor Menekşe şarkısını da söylemişlerdi.

4. Allah’ım Neydi Günahım?

Dedik ya, Kayahan arabesk dinleyicisini de çok güzel yakalamasını bilen bir sanatçıydı. Özellikle arabeskin imparatoru İbrahim Tatlıses’in de seslendirdiği Allah’ım Neydi Günahım şarkısı, efsaneler arasında yerini almış bir eserdir.

5. Yemin Ettim

Türkiye’de söylenmeye başlandığında eşlik edilmeden durulamayan üç beş şarkı varsa biri de Yemin Ettim’dir. Tüyleri diken diken eden etkileyici bestesinin yanı sıra; “Seni versinler ellere, beni vursunlar, sana sevdanın yolları, bana kurşunlar” dizeleri binlerce kişinin hep bir ağızdan söylediği unutulmaz mısralar arasında yer alır. Şimdilerde bu şarkıyı Tarkan’dan dinliyor yeni nesil.

6. Sarı Saçlarından Sen Suçlusun & Sarı Şekerim

Sarışın seven ve sevip de kavuşamayan herkesin yine bir numaralı dayanağıdır Kayahan şarkıları. Sezen Aksu’nun “Sarışınım” ı kadar dillere pelesenk olan sarışın temalı Kayahan şarkılarında bazen “Kara Dantel sokağında ben” , “Ter içinde, içim bir eğlenir” gibi kafa karıştıran sözler olsa da, nice duygulara tercüman olmuş dizeler saklıdır. “Sarı şekerim haydi bize gidelim, bana şekerini ver” sevgilisi sarışın olan hemen herkesin aklından geçen bir mısradır desek yanlış olmaz.

7. Odalarda Işıksızım

Her elektrik kesintisinde hemen herkesin aklına gelen bir şarkı olmasının yanı sıra, tutkulu aşkların muzdaribi olanların da sığındığı bir limandır “Odalarda Işıksızım” Etkileyici bestesi ve anlamlı sözleriyle nice duygulara, yaraya basılan tuz misali etki etmiştir.

8. Esmer Günler

Nilüfer Kayahan’ın kariyerinde çok önemli bir yere sahiptir. Türk popunun en güçlü kadın seslerinden olan Nilüfer pek çok Kayahan şarkısına albümlerinde yer vermiş ve iki usta yıllarca birlikte çalışmıştır. Ama en unutulmaz çalışmaları Esmer Günler’dir ve en güzel ayrılık şarkılarından biri olarak bilinir.

9. Onsuz olmuyor

Kayahan’ın son dönem çalışmalarından olan Onsuz Olmuyor, hem hareketli bestesi hem de anlamlı sözleriyle hemen herkesin dilinde yer etmiş önemli çalışmalar arasında yer alır. Unutulmaz aşkların bir nevi marşı konumundadır. Hatta Galatasaray’lıların Hagi’nin ardından bu şarkıyı “10’suz olmuyor” şeklinde söylediği de çok olmuştur.

10. Minnacık Sevdacık

Kayahan’ın 2004 yılında çıkan albümündeki Minnacık Sevdacık şarkısı hemen herkesin, hem çocuğuna hem de sevgilisine duyduğu hasreti dile getirebileceği özel şarkılardan biri olarak sanatçının arşivinde yer alır. Çocuğu gurbette olan, sevgilisi uzakta olan nice kişi bu şarkıyı duyduğunda duygulanmış, göz yaşı dökmüştür.