TurkishGlass markasıyla dünyaya açılan Türkiye cam sektörü, 2021 yılı sonu itibarıyla geçtiğimiz yıla oranla yüzde 25 artış ile yaklaşık 1,3 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirecek. Cam sektörünün son 10 yılda 10 milyar doların üzerinde ihracat yaptığını vurgulayan Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği (ÇCSİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tansu Kumru, sektörün 175 ülkeye ihracat yapar hale geldiğine dikkat çekti.
Türkiye cam sektörü, 2 binin üzerindeki üyesiyle tek ve koordinatör ihracatçı birliği olan Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği’nin (ÇCSİB) ev sahipliğinde düzenlenen sektör toplantısındabir araya geldi. 2021 yılının değerlendirildiği toplantıya Ticaret Bakan Yardımcısı R. Tuna Turagay, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tansu Kumru ile kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katılım gösterdi.
Tansu Kumru: “175 ülkeye ihracat yapıyoruz”
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tansu Kumru, Birlik tarafından yaratılan ‘TurkishGlass’ markasıyla dünya genelinde faaliyet gösteren ve mimari camlar, cam ambalaj ve cam ev eşyası iş alanlarının tümüne hizmet veren cam sektörünün 2021 yıl sonu itibarıyla bir önceki yıla göre yüzde 25 artış ile toplamda 1,3 milyar dolar ihracat rakamına ulaşacağını açıkladı. Böylelikle cam sektörünün son 10 yılda 10 milyar doların üzerinde ihracat yaptığını söyleyen Kumru, “Türkiye genelinde temel cam üretimi yapan 29 tesis ve bu ürünleri işleyerek katma değerli ürün haline getiren 10 binin üzerindeki firma ile toplamda 50 binden fazla kişiye istihdam sağlayan bir sektör konumundayız. Sektörümüz 175 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Cam sektörü olarak genel ihracatımız bir önceki yıla göre yüzde 25 artarken, bu oran emniyet camları, yalıtım camları, ayna gibi işlenmiş camlarda ise yüzde 40’a ulaştı. Bununla birlikte sektörümüz yüzde 79 yerli katma değer oranıyla yani yaptığı her 100 dolarlık ihracatın 79 dolarını ülkemizde bırakarak ekonomimize çok önemli katkılar sağlıyor. Özellikle pandemi ile birlikte tüm dünyada tedarikçi değişimlerinin yaşandığı bir dönemde Türk cam sektörü; üretim ve yatırım gücü, yenilikçi ürünleri ve markalaşma yolundaki adımlarının yanı sıra ülkemizin coğrafi konumunun avantajını da kullanarak, ihracatını her geçen gün artırmaya devam edecek” dedi.
“Üretim gücümüz sınırları aştı”
Pandemi döneminde hem Türkiye’de hem de dünya genelinde her alanda cama yönelik talebin arttığını belirten Kumru, 29 tesiste yapılan toplam cam üretiminin 2021 yılında 4 milyon tonu aştığını ifade etti. Kumru sözlerini şöyle sürdürdü; “Türkiye dışında da cam üretim tesisi sayımız artarken gerek Türkiye’den ihracatı gerekse artan iç talebi karşılamak ve bu bağlamda yine Türkiye’de cam ürünlerini işleyerek ihracat yapan firma taleplerini karşılamak için yatırımlar hız kesmeden devam ediyor.”
“2022 Uluslararası Cam Yılı’nda dünya çapındaki iddiamızı artıracağız”
2022 yılının Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Cam Yılı olarak ilan edildiğini hatırlatan Tansu Kumru, “Cam, sonsuz kez geri dönüştürülebilmesi, en sağlıklı ambalaj malzemesi ve ev eşyası olması, binalarda enerji tasarrufu sağlaması, güneş panellerindeki varlığıyla sürdürülebilirlik konusuna doğrudan çözüm sunması ve hatta salgın ile baş etmek için geliştirilen aşı şişelerinde varlığını göstermesiyle bizim ‘şeffaf mucize’ olarak adlandırdığımız çok özel bir malzeme. Uluslararası Cam Yılı’nda dünya bu özel malzemeyi ve bizim inovatif ürünlerimizi çok daha yakından tanıyacak” diye konuştu.
Kumru şöyle devam etti; “Sektörümüz, virüs ve bakterilere karşı etkili, özel bir kaplama teknolojisi geliştirerek, dünyada ilk kez bunu cam ev eşyası ürünlerine uyguladı. Bu özel kaplamanın camın farklı alanlarında da uygulanması için çalışmalar devam ediyor. Bununla birlikte cam ambalajda, daha az ham madde ve enerji kullanımını destekleyen hafif şişe üretimi, cam ev eşyasında da çok fonksiyonlu ve dayanıklılığı artırılmış estetik ürünler geliştirmeye odaklanıyoruz. Düzcamda ise maksimum düzeyde enerji tasarrufu sağlayan kaplamalı camlar, cam yokmuş hissi veren antireflektif camlar ve güneşe göre gün içinde hangi saatte nasıl davranması gerektiğini bilen akıllı pencere camları gibi yaratıcı çözümlerle dünya çapında iddiamızı artırmaya devam ediyoruz.”
“Cam kullanımı Paris İklim Anlaşması’ndaki hedeflere ulaşabilmek için kritik önemde”
Enerji tasarrufu sağlayan mimari camların iklim değişikliği ile mücadelede çok önemli bir rol üstlendiğinin altını çizen Tansu Kumru, “Binalarda kaplamalı cam kullanımı ile sağlanacak enerji tasarrufu, Paris İklim Anlaşması’ndaki hedeflere ulaşılabilmesi ve küresel ısınmanın kontrol altına alınması açısından kritik önem taşıyor. Öte yandan bu konuda sektörümüzün çabalarını da son derece önemsiyoruz. Çünkü cam, enerji yoğun bir sektör. Sürekli yatırım ihtiyacı nedeniyle teknolojik modernizasyonlara da elverişli. Son teknolojilerin kullanımı, otomasyon, dijitalleşme, cam kırığı kullanımının artması, Endüstri 4.0 uygulamaları ile verimlilik sürekli olarak artırılabiliyor. Sektörümüzün oyuncuları da bu alanlardaki geliştirme çalışmalarıyla üretimde karbon emisyonunu azaltarak hem gezegenimizin korunması hem de karbon vergisinden en az düzeyde etkilenmek için gerekli önlemleri almaya çalışıyor” dedi.
“İhracat iddiamızı sürdürmek için daha çok desteğe ihtiyacımız var”
Yakaladığı ivmeyi artırarak sürdürebilmesi için gerekli motivasyona sahip olan cam sektörünün daha fazla desteğe ihtiyacı olduğuna dikkat çeken ÇCSİB Başkan Yardımcısı Tansu Kumru, sözlerini şöyle tamamladı; “Öncelikle ihracata yönelik yapılan üretimde daha ucuz enerji kullandırılması, sektörümüzün çok daha iddialı ihracat hedefleri koyabilmesini sağlayacaktır. Haksız rekabet yaratan ithalata karşı korunma önlemleriyle yerli üretimin desteklenmeye devam edilmesi bir diğer önemli konumuz. Bununla birlikte ülkemizdeki kanun, yönetmelik ve teşviklerle enerji tasarrufu sağlayan mimari cam ürünlerinin kullanımının artırılmasıyla hem iklim değişikliğiyle mücadeleye ülke olarak daha fazla katkı sağlayabilir hem de nitelikli camların üretim ve ihracatını destekleyebiliriz. Cam ambalaj geri dönüşümünün desteklenerek üretimde enerji tüketiminin azaltılması ve çok çeşitli sektörlere girdi veren, değer zincirinin her katmanına Türk markalarını taşıyan cam sektörünün Turquality desteklerinden daha çok marka ve teşvik edici çözümler getirilerek yararlanmasının sağlanması da sektörümüzün öncelikli gündem maddeleri arasında yer alıyor.” Kumru’nun konuşmasının ardından Ticaret Bakan Yardımcısı R. Tuna Turagay, TİM Başkanı İsmail Gülle ve ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda ayrıca “Ekonomide ve İnşaat Sektöründe 2022 Yılı Beklentileri”, “İhracata Yönelik Devlet Yardımları” konuları hakkında katılımcılara bilgi verildi.