Roboski Katliamı olarak tarihe geçen, 28 Aralık 2011 günü düzenlenen hava saldırısında yaşamını yitiren 34 kişinin yakınlarına verilmek üzere Başbakanlık tarafından 2012 yılında gönderilen tazminatların, ailelerin almaması nedeniyle Başbakanlığın hesabına iade edildiği ortaya çıktı.
2012 yılı Şubat ayında gönderilen 4 milyon 182 bin lira tutarındaki tazminat, Şırnak Valiliği Zarar Tesbit Komisyon kararı ile Başbakanlığın hesabına iade edildi. Durum, Adalet Bakanlığı’nın Anayasa Mahkemesi’ne yazdığı yazıda ortaya çıktı.
DHA’dan Ferit Aslan’ın haberine göre, Adalet Bakanlığı, Roboski için Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuru ile ilgili görüş belirtirken, Şırnak Valiliği’nden kendilerine gönderilen 9 Ocak 2015 tarihli yazıya atıfta bulunarak şöyle dedi:
“Hayatlarını kaybeden vatandaşların ailelerinin ve mirasçılarının ve yaralanan vatandaşın mağduriyetlerinin giderilmesi amacıyla Başbakanlık tarafından gönderilen ödeneğin aktarılması için tebligatların iadeli taahhütlü olarak gönderildiği ve tebligatlarda 60 gün içerisinde Valiliğe müracaat edilmesinin istendiği fakat, bu süre içerisinde bir müracaat olmadığı ve bu nedenle Şırnak Valiliği Zarar Tespit komisyonu başkanlığınca alınan karar neticesinde Başbakanlık tarafından gönderilen kaynağın iade edilmesi yönünde karar alındığı ve ödeneğin iade edildiği bildirilmiştir.”
Ferhat Encü: Almayacağımızı Erdoğan’a söylemiştik!
Aileler adına konuşan Ferhat Encü, ‘Sus payı’ olarak değerlendirdikleri tazminatları almayacaklarını, bunu dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’a da ilettiklerini ifade etti.
Ferhat Encü, tazminatların Şubat 2012 tarihinde kendilerine verilmek üzere Şırnak Valiliğinin hesabına yatırıldığını ancak tazminatları almama konusunda 34 ailenin tavırlarının net olduğunu söyledi. Encü, “Ödemek istedikleri tazminat sus payı anlamına geliyordu. Bunu böyle değerlendirdiğimiz için almadık. 34 aile failler ortaya çıkarılıp yargılanmadan para dokunmayacaklarını defalarca söyledi” dedi.
Roboski ile ilgili Genelkurmay Askeri Savcılığı’nca yürütülen soruşturmada ‘takipsizlik’ kararının verilmesi üzerine aileler AYM’ye başvurmuştu. Adalet Bakanlığı ise kendisinden görüş talep eden AYM’ye skandal bir savunma göndermişti. Bakanlık “Bir hata olduğunun anlaşılması, kullanılan gücü otomatik olarak haksız hale getirmez” demişti.